Kadınlarla erkekler arasındaki maaş farkı hâlâ ciddi bir sorun olmaya devam ediyor. İş Yerinde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği İttifakı (GEA), 18 Eylül Uluslararası Eşit Ücret Günü’nde yaptığı açıklamada, 2022 yılında Kuzey Makedonya’da cinsiyetler arası ücret farkının %13,5 olduğunu duyurdu.
Verilere göre, erkeklerin yıllık ortalama brüt geliri 615.725 denar iken, kadınların ortalama geliri 532.625 denarda kaldı.
Küresel ve Avrupa karşılaştırması
Küresel ölçekte kadınlar, erkeklerden ortalama %20 daha az kazanıyor. Bu da erkeklerin kazandığı her 1 dolara karşılık kadınların sadece 80 sent aldığı anlamına geliyor. Avrupa Birliği’nde ise 2023 yılı itibarıyla cinsiyetler arası ücret farkı ortalama %12,7 olarak ölçüldü. Letonya %19 ile bu farkın en yüksek olduğu ülke olurken, Lüksemburg’da kadınlar erkeklerden daha fazla kazanıyor. Lüksemburg’daki fark % -0,9 olarak kaydedildi.
En büyük fark 45-49 yaş arası çalışanlarda
GEA’nın açıklamasına göre, Kuzey Makedonya’da cinsiyetler arası en büyük gelir farkı, 45-49 yaş grubundaki çalışanlarda görülüyor. Devlet İstatistik Kurumu’nun verilerine göre, eğitim düzeyi açısından bakıldığında ise en yüksek fark üniversite mezunu çalışanlar arasında ortaya çıkıyor.
Farklı etkenler rol oynuyor
Bu farkın oluşmasında pek çok etken rol oynuyor. Kadınların yönetici pozisyonlarda daha az yer alması, iş gücü piyasasında ayrımcılık, kadınların daha düşük ücretli sektörlerde yoğunlaşması ve asgari ücretle çalışanların %80-90’ını kadınların oluşturması bu etkenler arasında yer alıyor. Ayrıca, kadın mesleklerinin yeterince değer görmemesi (yatay ayrımcılık) ve kadınların terfi ya da lider pozisyonlara getirilme olasılığının düşük olması (dikey ayrımcılık) da farkın büyümesine katkı sağlıyor.
Kadınlar ekonomik büyümenin anahtarı
GEA, bu farkların yalnızca adalet değil, aynı zamanda ekonomik verimlilik açısından da önemli olduğuna dikkat çekiyor. 2022 yılında kadınların yalnızca %37,9’u istihdam edilirken, bu oran erkeklerde %53,2 oldu. Kadınların %57,2’si ise iş gücü piyasasına hiç katılmadı.
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) tahminlerine göre, iş gücüne katılımda cinsiyet farkının 2025 yılına kadar %25 oranında azaltılması, küresel GSYİH’yı %3,9 artırabilir. Bu da 5,8 trilyon ABD doları ek gelir anlamına geliyor.
GEA, son olarak tüm kurumlara, işverenlere ve topluma çağrıda bulunarak kadınların eşit temsili, eşit koşullarda çalışma ve kariyer ilerlemesi için birlikte hareket etmenin şart olduğunu vurguladı:
“Toplumsal cinsiyet eşitliği yalnızca bir adalet meselesi değil, aynı zamanda sürdürülebilir kalkınma ve ekonomik büyümenin ön koşuludur.”
